Sungurlu’da yaşayan öğretmen Candan Kapkıner, 3 yıl önce yavru iken ayakları felç olan sokak köpeğinin bütün bakımı üstlendi. Anne şefkati ile yaklaştığı köpeğin tüm ihtiyaçlarını karşılayan Kapkıner, köpeği bir bebek gibi elleriyle besliyor.
Sungurlu Sağlık Meslek Lisesi’nde öğretmenlik yapan Candan Kapkıner, yavru iken TOKİ konutlarında bulduğu, ayakları felç olan sokak köpeğini 3 yıldır şırıngayla besliyor. Felçli olan köpek ve diğer sokak hayvanları için ev açan Candan öğretmen, her gün erkenden kalkarak, bakımı üstlendiği hayvanların ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra okula gidiyor.
3 yıl önce TOKİ konutlarında bulduğu felçli köpeği koruma altına aldığını ifade eden Kapkıner, “O zaman köpeğimiz küçüktü. Hastaydı. Burnu falan akıyordu. Sağlık Meslek Lisesi’nde öğretmen olduğum için hayvan sağlığından biraz anlıyorum. Antibiyotik ilaçlar verdim. Rahatsızlığı geçmeyince Çorum’da veterinere götürdüm” dedi.
Yapılan sağlık kontrolünde yavru köpekte gençlik hastalığı tespit edildiğini açıklayan Kapkıner, “Korona gibi virüs kaynaklı bir hastalıkmış. Hayvanlar bu hastalığı birbirlerine solunum yoluyla bulaştırıyorlarmış. Genelde hayvanlar bu rahatsızlıktan ölüyormuş ancak köpeğimiz yaşama tutundu” ifadelerini kullandı.
“ÖTENAZİ YAPTIRALIM DEDİLER, KIYAMADIM”
Felçli köpeğin 3 yıldır tüm bakımlarını yaptığını anlatan Kapkıner, “3 senedir altını bezliyorum, banyosunu yaptırıyorum, yaraları var onları tedavi ediyorum. 3 yıldır imkanlarım ölçüsünde bakıyorum. Çevremdeki insanlar hayvana acı çektiriyorsun istersen götürelim ötenazi yaptıralım dediler. Bende kıyamadım. Sonuçta bir can. Ben bakarım önemli değil dedim. Herşeyiyle ilgileniyorum. Dediğim gibi ötenazi yaptıramadım. Allah’ın yarattığı bir can. Yardım eden çocuklar olmasa zorlanacağımı biliyorum” şeklinde konuştu.
Kendisine ait olan evde sokak köpeklerine ve kedilerine baktığını anlatan Kapkıner, şunları kaydetti;
“Hayvanların bakımını anne ve babamla birlikte yapıyorum. Komşularımızla biraz sorun yaşıyoruz. Hakaret işittiğimiz oluyor. Para cezası kesildiği oluyor. Ceza ödemekten, mahkemelerle uğraşmaktan enerjim tükendi. Ben kötü bir şey yapmıyorum. Çevremde gördüğüm hasta hayvanlara bakıyorum. İnsanların takdirine bırakıyorum. Bu yanlış bir şey değil ama toplum olarak hayvanlara gereken değeri vermiyoruz”
